Fıkıh açısından, bir çocuğun süt annesi olabilmek için, emziren kadının çocuğu emzirmeye başladığı zaman çocuğun iki yaşını doldurmamış olması gerekir. Süt emzirmenin mahremiyet bağları oluşturabilmesi için çocuğun en az beş defa doyuncaya kadar emzirilmiş olması gerektiği genel kabul gören bir görüştür. Bu şartlar altında, süt emzirme yoluyla oluşan mahremiyet bağları, evlenme yasağı gibi hükümleri de beraberinde getirir.
Bir abla erkek kardeşini emzirebilir, evet bu caizdir. Bunun sonucunda o erkek kardeşi hem kardeş hem de oğlu olur.
Annelik ve Emzirme İle İlgili Ayetler
- “Anneler, çocuklarını tam iki yıl emzirmekle yükümlüdürler; bu, tam sütten kesme süresi için olanların arzusu üzerinedir. Ve çocuğun babası için, onların yemesi ve giymesinde makul bir şekilde ona zarar vermeden annenin geçimini sağlamak vardır. Hiçbir nefse, gücünün dışında bir yük yüklenmez. Ne bir anne çocuğu yüzünden zarar görmemeli ne de bir baba çocuğu yüzünden. Aynı şekilde, mirasçının (çocuğun) üzerine de (annelerini) makul bir şekilde geçindirmek düşer. Eğer onlar, her iki tarafın rızası ve danışması ile çocuğu daha kısa bir sürede sütten kesmek isterlerse, onlara bir günah yoktur. Eğer çocuğunuzu başkasına emzirtmek isterseniz, size verdiğiniz ücreti ödemek suretiyle onlara bir günah yoktur. Allah’tan korkun ve bilin ki, Allah yaptıklarınızı görendir.” – Bakara Suresi’nin 233. ayeti. Bu ayet, anne ve babaların çocuklarının bakımında ortak sorumlulukları olduğunu belirtir, annenin emzirme görevine saygı gösterilmesi gerektiğini ve babanın ailenin maddi ihtiyaçlarını karşılamakla yükümlü olduğunu vurgular. Ayrıca, çocuğun emzirilme süresi ile ilgili olarak, ebeveynler arasında karşılıklı rıza ve anlaşma olması gerektiğini ifade eder. Bu ayet, aynı zamanda, aile içi ilişkilerde adalet, merhamet ve iş birliğinin önemini vurgulamaktadır.
- “Ve Biz insana, ana ve babasına iyi davranmasını emrettik. Annesi onu zahmetle karnında taşımış ve zahmetle doğurmuştur. Taşınması ve sütten kesilmesi otuz aya kadar sürer. Nihayet, olgunluk çağına erişip kırk yaşına ulaştığında, ‘Rabbim! Bana ve ana babama verdiğin nimetlere şükretmemi ve Senin razı olacağın salih amel işlememi nasip et. Ve benim neslimi de salih kıldır. Gerçekten ben Sana döndüm ve gerçekten ben müslümanlardanım’ diye dua et.” – Lokman Suresi (31:14). Bu ayet, insanlara, özellikle zorluklara katlanarak onları büyüten annelerine karşı şükran ve iyilik göstermeleri gerektiğini hatırlatır. Ayrıca, bireylerin yetişkinlik dönemlerinde bile ebeveynlerine saygı ve iyilik borçlu olduğunu vurgular.
- “İnsana, ana ve babasına iyi davranmasını emrettik. Annesi onu güçlük içinde taşır ve güçlük içinde doğurur. Taşınması ve sütten kesilmesi otuz ay sürer. Nihayet o, olgunluğa erişip kırk yaşına varınca, ‘Rabbim! Bana ve anne-babama verdiğin nimetlere şükretmemi, razı olacağın işleri yapmamı ve neslimi salih kılmanı istiyorum. Ben Sana tövbe ettim ve ben gerçekten Müslümanların arasındayım’ diye dua etsin.” – Ahkaf Suresi (46:15). Bu ayet de benzer şekilde, insanları ebeveynlerine, özellikle de annelerine karşı sorumluluklarını hatırlatır ve onların çektikleri zorluklara karşılık iyilik ve şefkat gösterilmesini emreder.
