İslam’da eşlerin ayrı yatması konusu, şer’i hükümlere ve fıkhi meselelere dayanır. İslam’da evlilik, rahmet ve sevgi üzerine kurulu bir müessesedir. Eşler arasındaki münasebetlerin, sevgi, şefkat ve merhamet içinde olması teşvik edilir. Bu sebeple, eşler arasında sevgiyi ve anlayışı artırıcı davranışlar öncelikli konumuzdur. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), eşler arasındaki ilişkinin önemini vurgulayan birçok hadiste bulunmuştur.
Eşlerin ayrı yatması, zaruri durumlarda ve geçici sürelerle kabul edilebilir olarak görülebilir. Ancak bu durumun sürekli hale gelmesi, eşler arasındaki sevgi ve muhabbeti zayıflatabileceği için, dini açıdan caiz değildir. Eşlerin birbirlerinin cinsel, duygusal ve ruhani ihtiyaçlarını gözetmesi, evliliğin temel amaçlarından biridir.
Bir hadiste Peygamber Efendimiz (s.a.v.), eşlerin birbirlerinin cinsel ihtiyaçlarını karşılamalarının önemini vurgulamış ve bu ihtiyaçların giderilmesinin her iki taraf için de hak olduğunu belirtmiştir. Bu bağlamda, eşlerden birinin diğerinden habersiz ve haklı bir sebep olmadan ayrı yatmasının, evliliğin huzurunu ve birlikteliğini bozabilir. Örneğin, bir erkeğin, eşi istememesine rağmen ayrı odada yatması ve yalnızca ayda bir cinsel ihtiyaç için yanına gelip sonra ayrılması durumunda, bu, İslami öğretilere ters bir davranıştır ve caiz değildir.
Eşlerin birlikte yaşamaları ve birbirlerinin haklarına riayet etmeleri gerekir. Bir erkeğin eşinden uzun süreler ayrı kalması ise, İslam hukukçusu Kâ’b bin Zuhayr’in önerisine göre, dört günde bir eşinin yanında olması gerektiğine işaret eder. Kâ’b bin Zuhayr, erkeğin dörde kadar evlenebileceği hükmünden hareketle, bir kadının en fazla üç gün kocasından ayrı kalabileceğini, dördüncü günün eşine ait olduğunu ifade etmiştir.
Eşler Ne Zaman Ayrı Yatabilir?
Öncelikle belirtmek gerekir ki, eşler arasında sevgi, anlayış ve merhametin korunması ve evlilik hukukunun muhafaza edilmesi esastır. Eşlerin ayrı yatması genellikle şu hallerde caiz görülebilir:
- Bir eşin sağlık problemi varsa ve bu durum birlikte uyumayı zorlaştırıyorsa, geçici olarak ayrı yatılabilir.
- Örneğin, bir eşin teheccüd namazı kılmak için gece kalkması ve diğer eşin uykusunu bölmek istememesi gibi durumlarda, ibadet niyetiyle ayrı yatmak caiz olabilir.
- Eşler arasında geçici bir anlaşmazlık olduğunda, gerginliği azaltmak amacıyla belirli bir süre için ayrı yatmak uygun görülebilir. Ancak bu, aradaki sorunların çözümü için bir fırsat olarak değerlendirilmeli ve kalıcı bir durum haline getirilmemelidir.
- Bir eşin iş veya ibadet gibi sebeplerle seyahatte olması durumunda, fiziksel olarak ayrı yatmak zorunluluğu doğabilir.
- Küçük çocukların gece bakımı gibi durumlarda geçici olarak eşlerin ayrı yatmaları gerekebilir.
Bu durumlar, İslami öğretiler ve fıkıh alimlerinin görüşleri doğrultusunda, eşlerin ayrı yatmalarının makul sayılabileceği özel hallerdir. Bununla birlikte, eşlerin birbirlerine karşı olan hakları ve evlilikteki sorumlulukları asla ihmal edilmemelidir. Ayrıca, ayrı yatmanın evlilik bağlarını zayıflatmayacak şekilde, eşler arasındaki sevgi ve merhameti koruyacak biçimde olması önemlidir.
Eşlerin Yatak Odasında Uyması Gereken Kurallar
İslam’da eşlerin yatak odasında uyumaları gereken kurallar, evliliğin mahremiyetini ve saygınlığını korumak için belirlenmiş olup, hem Kur’an-ı Kerim’in ayetleri hem de Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)’in sünnetleri ışığında şekillenmiştir. Bu kurallar, eşler arasındaki özel ilişkinin sadece onlara özgü olduğunu ve cenabı Allah’ın koymuş olduğu sınırlar çerçevesinde hareket etmeleri gerekir.
- Eşlerin mahremiyeti, yatak odasının dışına taşırılmamalı ve üçüncü şahıslarla paylaşılmamalıdır. Allah Teâlâ, mahremiyetin korunması konusunda hassas davranılmasını emreder.
- Yatak odasındaki ilişki, Kur’an-ı Kerim’de belirtildiği üzere, sevgi, şefkat, merhamet ve güzellik üzerine kurulmalıdır.
- Her iki eş de, birbirlerinin cinsel haklarına saygı göstermeli ve bu hakları ihmal etmemelidir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), eşlerin birbirlerinin cinsel ihtiyaçlarını karşılama konusunda sorumluluklarını vurgulamıştır.
- Eşler, yatak odasında dahi örtünme adabına dikkat etmeli, özellikle yabancıların girebileceği durumlarda uygun bir şekilde örtünmelidirler.
- Eşlerin birbirleriyle olan ilişkilerinde iffet ve haya duygularını korumaları, İslam’ın temel ahlak prensiplerindendir.
- Eşlerin birbirlerine karşı hoşgörülü ve anlayışlı olmaları, yatak odasındaki ilişkilerinin sağlıklı ve huzurlu olmasını sağlar.
- Yatak odasında yaşanan herhangi bir sorun veya anlaşmazlık, Kur’an ve Sünnet rehberliğinde diyalog ve anlayış çerçevesinde çözülmelidir.
EŞİNİN CİNSEL ORGANINI ÖPMEK HARAM MI?
Eşler Arasındaki İlişkinin Önemini Vurgulayan Ayet ve Hadisler
Eşler arasındaki ilişki, İslam’da büyük önem taşır ve hem Kur’an ayetleri hem de Hadis-i Şerifler ile bu ilişkinin önemi vurgulanır. Dinimize göre eşler arasındaki ilişkiye dair bazı Kuran ayetleri:
Müminun Suresi (23:5-7) | ” Onlar iffetlerini ve harama karşı mahrem yerlerini titizlikle korurlar.Sadece kendi eşleri ve sahip oldukları câriyelerle yetinirler. Çünkü bunlarla olan münâsebetlerinden dolayı kınanmazlar.Her kim bunun ötesinde bir şey aramaya yeltenirse, işte onlar Allah’ın koyduğu sınırları aşanların tâ kendileridir. ” Müminlerin iffetlerini koruyan ve cinselliklerini yalnızca eşleriyle paylaşan kimseler olduğunu belirten ayetler. |
Rum Suresi (30:21) | ” O’nun varlığının delillerinden biri de, kendileriyle ülfet edip huzura ermeniz için size kendi cinsinizden eşler yaratması ve aranızda bir sevgi ve merhamet var etmesidir. Şüphesiz bunda, sistemlice düşünen bir toplum için nice dersler ve ibretler vardır. ” Allah’ın insanlar için eşler yaratmasının ve aralarında sevgi ve merhamet oluşturmasının bir mucize olduğunu belirten ayet. |
Nisa Suresi (4:1) | ” Ey insanlar, sizi tek bir candan yarattı, o canın eşini de ondan yaratıp ikisinden birçok erkek ve kadın türetti. Sakının Allah’tan ki onunla haklarınızı dilemektesiniz ve akrabalık hukukuna da riayet edin. Şüphe yok ki Allah, sizi tamamıyla görüp gözetmededir. ” İnsanları birbirlerine karşı adil olmaya ve kadınlara karşı iyi davranmaya teşvik eden ayet. |
Bakara Suresi (2:187) | ” Oruçlu olduğunuz günün gecesinde kadınlarınızla buluşmanız, size helal edilmiştir. Onlar sizin için elbisedir, siz onlar için elbisesiniz. Allah bildi ki nefsinizi yenemeyecek, sabredemeyecek, bir iştir, işleyeceksiniz, bu yüzden tövbenizi kabul etti, sizi bağışladı. Gayri onlarla buluşun ve Allah’ın size yazdığını dileyin. Fecir doğup da aydınlığıyla kara iplik, sizce beyaz iplikten ayırt edilinceye dek yiyin, için. Sonra orucu ertesi geceye kadar tamam olarak tutun. Fakat mescitlerde ibadet için niyetlendiniz, oturdunuz kaldınız mı kadınlarınıza dokunmayın. İşte bunlar, Allah sınırlarıdır, yaklaşmayın o sınırlara. İnsanlar, sakınıp korunsunlar diye Allah, delillerini bu suretle apaçık bildirir. ” Eşlerin birbirlerine helal olduğunu ve ilişkinin meşru sınırlar içinde olması gerektiğini belirten ayet. |
Dinimize göre eşler arasındaki ilişkiye dair bazı hadisler:
Tirmizi, Rada’, 11 | “Eşlerinizle iyi geçinin, çünkü onlar sizin yardımcılarınızdır” |
Nasai, ‘Ishratun-Nisa’, 6 | ”Cennet kadınlarının en iyisi, eşine karşı en fazla saygı gösterendir” |
Müslim, Zakat, 105 | “Sizden biriniz eşiyle cinsel ilişkide bulunduğu zaman sadaka vermiş olur” |
Tirmizi, Birr 36 | “Eşine güzel söz söylemek ve ona gülümsemek sadakadır” |