Kelime-i Tevhidin Mucizevi Faziletlerini Öğrenin

0

Kelime-i Tevhid‘in derin anlamını ve onunla birlikte gelen mucizevi faziletlerini keşfedin. ” lâ ilâhe illallah Muhammedün resûlullah ” söyleminin kalplerde yarattığı dönüşümü, ruhları nasıl aydınlattığını ve hayatlara nasıl bir rehber olduğunu öğrenin. İslam’ın temel taşı olan Kelime-i Tevhid’in sırlarını yazımızda keşfedeceksiniz.

Kelime-i Tevhid Anlam ve Önemi

kelime i tevhidin faziletleri
kelime i tevhid ” la ilahe illallah muhammedun resulallah ”

Yüce Allah zatı ve sıfatlarında tek olduğunu zihin ve kalp yoluyla kabul etme Kelime-i Tevhid olarak adlandırılır. Müslüman âlemi adına son derece mühim bir yerde olan tevhidin kelime anlamı ise ‘ Allah’tan başka tanrı yoktur, Muhammed Allah’ın elçisidir” anlamındadır.

Kelime-i Tevhid’in sözlük içindeki anlamı ”Allah’ı birleme” dir. Bir şeyin tek olduğunu kabul etme anlamındadır. Kelime-i Tevhid’i benimseyenler Allah (C.C) zatında ve mabud oluşunda tek olduğunu hem kalbinde hem de zihninde kabul etmesi gerekir.

Tevhid inancı yüce Allah’ın var olduğu, tek olduğu, tüm yetkin özelliklerin kendisi üzerinde toplandığına, eşi ve benzerinin bulunmadığı şeklinde tanımlanır. Bu inancı ise açıklayan temel cümle Lâ İlâhe İllallah Muhammedün Resulullah zikridir.

Kelime-i Tevhid Faziletleri

Kelime-i tevhid’in çok fazla fazileti bulunur. Bu faziletlerden bazıları da şu şekilde sıralanır:

  1. Yüce Allah ve peygamberlere olan inancın sık şekilde dile getirilmesine yardım eder. Bu sebeple imanın güçlenmesini sağlar.
  2. Kelime-i tevhid kaza ve belalardan kişileri korur.
  3. Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir hadisinde, “Kim ‘Lâ ilâhe illallâh’ der ve kalben tasdik ederse cennete girer” buyurmuştur.
  4. İçtenlikle tevbe edip Kelime-i Tevhid’i söyleyen bir kişi için geçmiş günahları affedilir.
  5. Dinimize göre, bir insanın hayatının son anlarında Kelime-i Tevhid’i söylemesi, ahiret hayatı için güzel bir başlangıç oluşturur.

Kelime-i Tevhid Nasıl Çekilir?

Peygamberimiz s.a.v kelime-i tevhidi cennetin anahtarı olarak adlandırmıştır. Allah’ın birliği, tek oluşu, yer ve gökte tek söz sahibi olan olduğuna iman etmektir. Yüce Allah’a verilen sözdür. Bundan sonra Allah’a ibadet edileceğine, onun emirlerine harfiyen uyacağına ve s.a.v Hz. Muhammed’in örnek kabul edileceğine dair verilen bir sözdür. Namaz, oruç, zekat ve hac ibadeti bu kelimeler üzerine bina edilir.  Hayatın her alnında Allah’ın emirlerine uyacağına dair söz vermektir.

Kelime-i Tevhid’in sürekli olarak zikredilmesi ile ilgili herhangi bir sınır bulunmaz. Müslümanlar her zaman bu kelimeyi zikredebilir ve kalbinde olan tevhid inancını tazeleyebilir. Peygamberimiz namazdan sonrasında sabah ve akşam zikirlerinde kelime-i tevhid vardır. Bu mübarek olan kelime zikredilirken anlamının da kalben zikredilmesi gerekir. Anlamını bilmeden zikretmenin anlamı yoktur.

Peygamberimiz Hz. Muhammed ( s.a.v. ) tarafından çoğu kez tevhid inancı üzerinde durulmuştur. Bunun sebebi İslam dininin kökeninin ancak gönülden ve rıza ile yapılan iman olmasıdır. Sav Hz. Muhammed tarafından söylendiği bilinen tevhit inancı şu şekildedir. İman yetmiş daldan ibarettir. Bunların arasında en yükseği lâ ilâhe illallah demektir, en aşağısı ise insana zararlı şeyleri yol üzerinden kaldırmaktır. Utanmak ise imanın dallarından bir tanesidir.

Tevhid inancı dinin temelinin teşkilidir. İslâm dinine inanan kimsenin yapması gereken şey kelime-i tevhidi içten benimsemesidir. Kelime-i tevhid hayatımızın pek çok bölümünde insana telkin edilir. Yeni doğmuş çocuğa isim verilirken kulağına bu kelime fısıldanır, hayatının sonunda olan kimseye ise kelime-i tevhid söylemesi telkin edilir.

Kelime-i tevhidin aslı ‘’Allah’tan başka ilah yoktur, sav Muhammed Allah’ın elçisidir’’ şeklindedir. Kelime-i tevhid, inancının esasları ve dolayısıyla dinin temelini oluşturan iki unsur üzerine kuruludur. Bunların ilki ise Allah’ın yüceliği ve birliği, ikincisi yüce Allah’ın insanlarla nübüvveti vurgular.

Kelime-i Tevhid

Kelime-i Tevhid, İslam dinine göre cennetteki kapıların anahtarı olarak görülür. Özellikle de İslam dini adına çok önemli olan ibadetin kalpten yapılması olmaktadır. Kalpten olmayan ibadet veya inanış tevhide aykırıdır. Tevhid inancı çerçevesinde insanın kalbinden geçen istek bu konuda temel esastır.

Kelime-i tevhid’e kelime kökü açısından bakıldığında önce “lâ” şeklinde bir olumsuzluk edatı ile birlikte hiçbir ilahın bulunmadığı, sonrasında da yalnızca bir ve gerçek olan yüce Allah’ın varlığının ispatı görülür. Bu ise tevhid inancında öncelikle kötülüğe sebebiyet verecek olan inançların geçersiz olması, sonrasında ispatın gerçekleştirilmesinin gerektiği gösterilir.

Gazzâlî ise Allah’tan başka ilâhın bulunmadığı ve buna inanmanın imanın kemali adına yeterli olamayacağını söyledikten sonra Hz. Peygamber’in risâlesindeki önemi üzerime değinir ve nübüvveti tasdik etmek ile birlikte imanın tamamlanacağını belirtir. Bu Allah’ın varlığına Resûl-i Ekrem’in açıkladığı şekilde inanılmasının gerektiği gerçeğini gösterir.

Kelime-i tevhid ile aynı anlamı taşıyan kelime-i şehâdet, İslâmiyet’te yüce Allah’ın birliği ve sav Hz. Muhammed’in nübüvvetinden ibaret bulunan temel iki ilkesini içermesi sebepli bazı kaynaklarda “kelimeteyi’t-tevhîd” ve “kelimeteyi’ş-şehâde” şeklinde anılır. Bu iki ilke birlikte Kur’an’da bulunmamakta olup ilk ilke otuz yedi âyet içinde yer alır. Bunların üç adeti “lâ ilâhe illallah”, 30 adeti “lâ ilâhe illâ hû”, üçü “lâ ilâhe illâ ene”, biri de “lâ ilâhe illâ ente” şeklinde olarak bilinir.

Kur’an’da bilgi sahiplerinin yüce Allah’tan başka bir ilâh olmadığına şahit olduğu belirtilir. (Âl-i İmrân). Sav Hz. Peygamber bir hadisi içinde imanı, daha sonrasında“âmentü” biçiminde ifade edilen altı farklı esas çerçevesinde tanımlamış başka İslâm’ın ilk ilkesini kelime-i şehâdet üzerine esas olacak bir cümle ile anlatmıştır. Resûlullah’ın iman adına “inanmak”, İslâm adına “şehâdet etmek” kelimelerini kullanması imanın bu sebeple de kelime-i tevhidin zihin ve kalbî amel, kelime-i şehâdetin de dil ve ikrarın yoluyla uygulanan bir fiil olduğu sonucunu çıkarılır

Kelime-i tevhid ile ilgili olarak birçok risâle bulunur. Bunların bazıları Zerkeşî’nin Maʿnâ lâ ilâhe illallāh adlı risâlede kelime-i tevhidi ağırlıklı olacak şekilde gramer bakımından inceleyip genel bilgi verir.

Tevhid’in İslam’daki Önemi

Tevhid, İslam dinindeki en önemli inançlar arasındadır. Bu inanç, ise Müslümanlarda imanının temelini oluşturur. Tevhid, İslam’da en temel öğelerden biri olarak bilinip Müslümanların yüce Allah’a bağlılıklarını ifade eder. Tevhid, İslam dininde üç boyuttadır. Tevhid, bazı kimseler tarafından yanlış anlaşılabilir. Bazıları, tevhid inancının, diğer inançlarla ilgili ayrışım yarattığını düşünür. Fakat tevhid inanışı bir dinle alakalı değildir. Bu inanç, yalnızca yüce Allah’a yönelik bağlılığı ifade eder.

Tevhid inancının özellikleri nelerdir?

Tevhid inancının özellikleri şu şekilde sıralanabilir:

  • Rububiyetin Tevhidi: Allah’ın evrenin yaratıcısı ve yöneticisi olduğuna olan inançtır. Bu, Allah’ın tüm varlıkları yaratan, onlara şekil veren, rızıklarını sağlayan ve evreni yöneten tek güç olduğu anlamına gelir.
  • Uluhiyetin Tevhidi: Yalnızca Allah’a ibadet edilmesi gerektiğine olan inançtır. Bu inanca göre, ibadetlerin, dua ve yakarışların sadece Allah’a yöneltilmesi gerekir. Başka hiçbir varlık, kişi ya da nesne ibadet edilecek bir konumda değildir.
  • İsim ve Sıfatların Tevhidi: Allah’ın isimlerinin ve sıfatlarının eşsiz ve benzersiz olduğuna olan inançtır. Bu, Allah’ın sıfatlarının kusursuz ve tam olduğu, O’nun isim ve sıfatlarının başka hiçbir varlıkla paylaşılamayacağı ve bu isim ve sıfatların O’nu eksiksiz ve doğru bir şekilde tanımladığı anlamına gelir.
  • Hakimiyetin Tevhidi: Yönetim ve hükmetme yetkisinin sadece Allah’a ait olduğuna olan inançtır. İslam’a göre, yasalar ve kurallar Allah’ın iradesine dayanmalıdır ve O’nun hükümleri üstündür.
  • Yaratılışın Tevhidi: Allah’ın yaratıcı gücünün eşsiz ve benzersiz olduğuna olan inançtır. Bu inanç, evrenin ve içindeki tüm varlıkların sadece Allah tarafından yaratıldığı ve hiçbir ortağının olmadığı anlamına gelir.

Kullanıcıların Sordukları Sorular ve Cevapları

70 bin kelime-i tevhid abdestsiz okunur mu?

Kelime-i tevhid, abdestli olmasanız dahi okunabilecek bir zikirdir. Ancak, abdestli olmanın zikir ve dua etme esnasında daha faziletli olduğun söyleyebiliriz.

70 bin kelime-i tevhit hatmi nasıl yapılır?

Hatmi tehlil, kelime-i tevhidin yani “Lâ ilâhe illallah” ifadesinin 70 bin defa okunması anlamına gelir. Öncelikle, hatmi tehlil yapacak kişi abdest almalı ve kıbleye dönerek oturmalıdır. Ardından 25 defa “Estağfirullâh” diyerek tövbe istiğfar etmelidir. Bu istiğfarın ardından, 1 defa Fâtiha suresi ve 3 defa İhlâs suresi okunur. Daha sonra, 3 defa Salevât-ı şerîfe okunarak Peygamber Efendimize selam gönderilir ve “ilâ şerafi’n-nebiyyi’l-Fâtiha” denilerek Fâtiha suresi tekrar okunur.

Hatmi tehlilin asıl kısmında, kişi 70 bin defa “Lâ ilâhe illallah” zikrini okumaya başlar. Her 100 “Lâ ilâhe illallah” zikrinden sonra, “Muhammedür Rasûlullah Sallallahu Teâlâ Aleyhi Vesellem hakkan ve sıdkâ. İlâhî ente maksûdî ve ridâke matlûbî” denilir. Hatmi tehlilin tamamlanma süresi için bir kısıtlama bulunmamaktadır ve günde ne kadar yapılırsa o kadar not edilir.

70 bin kelime-i tevhid okunduktan sonra, hatmi tehlil bir duayla tamamlanır ve okuyan kişi isteğine bağlı olarak bu ibadeti kendi için tutabilir veya başka bir kişiye bağışlayabilir. Eğer bu ibadet vefat etmiş bir kişi için yapılıyorsa, o kişinin kabir hayatının hafiflemesi ve ahiretteki azabının hafiflemesi için dua edilir. Peygamber Efendimiz, hatmi tehlil hakkında “Yetmiş bin Kelime-i Tevhîd okumak suretiyle, nefsini cehennemden azad ettir!” şeklinde bir ifade kullanmıştır.

Tevhidi anlatan sure nedir?

İhlas Suresi, Allah’ın birliğini, eşsizliğini ve benzersizliğini en öz ve sade bir şekilde ifade eden bir suredir. İhlas Suresi şu şekildedir:

Kul hüvellâhü ehad
Allâhüssamed
Lem yelid ve lem yûled
Ve lem yekün lehû küfüven ehad

Tevhidi bozan durumlar nelerdir?

Şirk, İslam’a göre en büyük günah olarak kabul edilir. Tevhidi bozan durumlar şunlardır:

– Allah’ın sıfatlarına, işlerine ya da zatına başka varlıkları ortak koşmak.
– Taş, ağaç, heykel gibi cisimlere tapmak veya bu cisimlerden medet ummak.
– İbadetleri gösteriş amacıyla yapmak, Allah dışındaki varlıklardan korkmak ya da ummak.
– Allah’ın emir ve yasaklarına karşı gelmek, peygamberleri ve kitapları inkar etmek.
– Allah’a şirk koşan kişileri dost edinmek ve onların dinlerine saygı göstermek
– Allah’ın emirlerine aykırı olarak başka bir otoriteyi üstün kabul etmek.
– Geleceği bilmek, fal bakmak ya da bu tür uygulamalara inanmak.
– Allah’ın her şeye gücü yettiğine inanmamak ve O’nun kudretini sınırlamak.
– Allah’a dua ederken, O’ndan başka varlıkları aracı kılmak veya O’nun dışında başka varlıklardan şefaat istemek.

Tevhid ehli kime denir?

Tevhid ehli, Allah’ın birliğine ve tekliğine inanan, ibadetlerini yalnızca Allah’a yönelten ve şirkten kaçınan kişilere denir. Tevhid ehli olan bir kişi, İslam’ın temel inanç prensiplerini kabul eder ve yaşamını bu prensiplere göre düzenler. Tevhid ehli bir kişi, Allah’ın tek ve eşsiz olduğuna, hiçbir ortağının olmadığına ve tüm varlıkların O’na muhtaç olduğuna inanır. İbadetlerini sadece Allah’a yapar ve O’ndan başkasına tapmaz. Tevhid ehli, açık ve gizli şirkten kaçınır ve Allah’a ortak koşmaktan sakınır. Yaşamını Kur’an’a ve Peygamber Muhammed’in (s.a.v) sünnetine göre düzenler. Yalnızca dışa değil, içten de Allah’ın birliğine ve İslam’ın prensiplerine inanır ve bu inançlarını samimi bir şekilde yaşar. Allah’ın yarattığı tüm varlıklara karşı adil ve merhametli davranır. Dünya hayatını ahiret hayatına hazırlık olarak görür ve her iki hayatı da dengede tutmaya çalışır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz