İslam’da merhamet, Yüce Allah’ın insanlara karşı gösterdiği sevgi, şefkat ve bağışlayıcılığın yanı sıra, insanların birbirlerine karşı gösterdikleri anlayış, hoşgörü, yardımseverlik ve şefkat duygusunu ifade eder. Merhamet, İslami ahlakın temel taşlarından biridir ve hem Allah’ın insanoğluna olan sonsuz merhametini hem de insanlar arasındaki ilişkilerde gösterilmesi gereken tutumu simgeler.
Kuran-ı Kerim, Allah’ın 99 isminden birinin Er-Rahim yani çok merhametli olduğunu ve O’nun bu sıfatıyla tüm yaratıklarına karşı sonsuz şefkat ve merhamet sahibi olduğunu vurgular. Merhamet, ayrıca Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in (s.a.v) sünnetinde de sıklıkla vurgulanan bir erdemdir. O, insanlara, hayvanlara ve hatta doğaya karşı merhametli olmayı öğütlemiştir.
İslam dini, merhameti sadece kişisel bir erdem olarak değil, aynı zamanda sosyal adaletin ve toplumsal uyumun bir gereği olarak görür. Kuran’da geçen merhamet ile ilgili ayetler şu şekildedir:
- “Biz seni, ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik.” Enbiya 21:107
- “Allah’ın sana verdiği rahmet sayesinde onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı kalpli olsaydın, çevrenden dağılıp giderlerdi…” Al-İmran 3:159
- “Andolsun, içinizden size gelen bir elçi vardır. O, sizin sıkıntıya düşmenizden üzüntü duyar, size çok düşkündür, mü’minlere karşı çok şefkatli ve merhametlidir.” Tevbe 9:128
- “Onların yaptıkları yüzünden Allah da onlara karşı katı yürekli olmuştu. Biz de kalplerini katılaştırdık. Onlar, Allah’ın indirdiğinin dışında kelimeleri değiştirirler…” Maide 5:13
- “İşte bu yüzden İsrailoğullarına şunu yazdık: Kim bir insanı, bir başka cana kıymak veya yeryüzünde fesat çıkarmak dışında bir sebep olmaksızın öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibi olur…” Maide 5:32